PSİKOLOJİK YARDIM NEDİR NE DEĞİLDİR
İLETİŞİME DAYANAN BİR YARDIMDIR
Psikolog yardımı hiç bir tıbbi ilaç, alet ya da edevatın kullanılmadığı, tamamen karşılıklı iletişime dayanan, dolayısı ile zaman alan, çoğu zaman da periyodik nitelik arz eden zahmetli, emeğe dayanan bir süreçtir.
SOHBET DEĞİLDİR, YAPILANDIRILMIŞ BİR GÖRÜŞMEDİR
Psikolog görüşmesi düzensiz bir sohbet ilişkisi olmayıp, yeri, zamanı ve süreciyle planlanmış, seans süresince sorunların üzerinde yoğunlaşan, hoş vakit geçirmeyi değil faydayı amaçlayan, belli bir prosedürü olan teknik ve sistematik bir görüşme yöntemidir.
BAŞTA SEN SORUNUNU ÖNEMSE Kİ PSİKOLOG DA ÖNEMSESİN
Dolayısı ile işin öneminin idrakinde olmaktan uzak, “Hemen görüşelim, okulu var şimdi olsa, beş dakika olsun konuşalım…” vb. taleplerde bulunulmaması (Dikkat: Tek bir ders bile alınacak senstan daha önemli ise bu bize okulun önemli ancak sorunun önemsiz olduğunu gösterebilir), klinikteki programa itiraz edilmemesi, bu planlı, ilkeleri olan görüşme takvimine sadakatle bağlı kalınması çok önemlidir. Bu, hem yardım alacak kişilerin mağdur olmaması hem de psikologun işini daha iyi yapabilmesi için gereklidir.
PSİKOLOG DESTEK OLUR, SORUNLARI KİŞİ KENDİSİ ÇÖZER
Bu yardımda psikolog zannedildiği gibi sorunlarınızı sizin yerinize tek başına çözmez, sadece sorunlarınızın çözümünde size destek olur. Bu desteği bilimsel bilgiyle ve bazı yöntemler vasıtasıyla sağlamaya çalışır. Buradan da anlaşılıyor ki sorunları sadece yaşayan değil, çözecek olan da aslında sizsiniz. Psikologun bu süreçteki rolü yukarıda da belirtildiği üzere bireysel eğitim, danışmanlık, terapi ve benzeri yöntemlerle destek olmaktan ibarettir. Aksi bir ön kabul hastanın / danışanın sürece aktif katılımını olumsuz yönde etkileyecek, bu da sağaltımın sonucunu olumsuz yönde etkileyecektir.
AMAÇ RAHATLATMAK DEĞİLDİR
Çoğunun zannettiği üzere psikolog görüşmesi acil ve yoğun sıkıntı anlarında verilen bir rahatlatma hizmeti değildir. Rahatlamak için pekala sinema, tiyatro, açık hava gezisi, yürüyüş, kitap okumak gibi psikologlardan çok daha rahatlatıcı olabilecek imkanlar bulunabilir. Bu gibi “çok kötüyüm” diye tabir ettiğiniz durumlarda hastanelerin acil servislerine başvurunuz yahut aynı gün muayene olabilme, tedavi alabilme imkanı bulunan uzman hekiminizle görüşünüz. Acil hekimi yahut kriz uzmanı olmayan psikologlar anlık rahatlamanızı değil, daha kalıcı sonuç elde etmenizi sağlamaya çalışır. Bu ise sabırlı olmayı, zaman ayırmayı, sistematik yaklaşmayı, en önemlisi de iletişime her yönden hazır ve açık olmayı gerektirir.
PLANLAMAYI PSİKOLOG YAPAR, HASTA – DANIŞAN İSE BUNA UYAR
Koca bir ilin geneline yönelik olarak hizmet veren üç – beş kişiden birisi olan psikologunuzdan size göre bir planlama yapmasını beklemeyiniz, siz kendinizi psikologunuza göre ayarlamaya çalışınız. Bu nedenle verilen randevu zamanını tartışma ve polemik konusu yapmayınız, bu plana uyunuz.
SIRF İSTEDİNİZ DİYE ANINDA ÇÖZÜM MÜMKÜN DEĞİLDİR
Bu yardım sürecinde ortaya çıkacak olan sonucu, alınan yardımın niteliği başta olmak üzere hastanın – danışanın sürece katılım düzeyi, sorunun geçmişten bugüne kadar ki seyri ve süresi, niteliği, şiddeti, en önemlisi de zaman unsuru belirleyecektir. Hiçbir yardım sırf doğru işler yapıldığı için doğal süresinden soyutlanamaz, vaktinden önce sonuç vermez. Dolayısı ile sonuç için her halükarda belli bir zaman gerekecektir. Bu süre yukarıda sayılan hususlara bağlı olarak değişebilecektir.
ALINACAK SONUÇ, YARDIM SONRASI DA DEVAM EDEBİLEN BİR SÜREÇ İŞİDİR
Ayağımız, mesela kaval kemiğimiz kırıldığında iyi bir tedavi aldık, hatta profesöre gittik diye hemen iyileşmiş bir halde, söz gelimi iki ayağımız üzerinde yürüyerek evimize dönmüyoruz, malum.
Yine nasıl ki bir doktor ilaç yazdığında hasta hemen klinikte iyileşmeye başlamamaktadır. İyileşme daha ziyade başlanan tedaviden sonra dışarıda, hayatın akışı içersinde devam etmektedir. Aynı şekilde bu yardım türünde de arzulanan sonuç her zaman için illa ki yardım alındığı süreçte ortaya çıkmak durumunda değildir. Bu yardımla bir bakıma ruh dünyanıza tohum ekilmekte, umulan fayda ürününün alınması ise çoğu zaman bu yardım bittikten sonra mümkün olabilmektedir.
DANIŞMANLIK, DESTEK VE TEDAVİ
Her ağrı sırf rahatszlık veridiği için bir hastalık demek değildir. Mesela uzun süre bilgisayar başında kalan ya da uykusuz kalmış kişilerde görülen baş ağrısı gibi. Aynı şekilde bu alanda da bazı sorunlar vardır ki bunlar yaşamın içindeki olağan durumlardır. Dolayısı ile kişilere sıkıntı veren her sorun psikologun mutlaka çözmesi gereken ya da çözebileceği bir sorun demek değildir. Psikolog yardımı genelde koruyucu ve yönlendirici danışmanlık, gerçek hastalık durumlarında sağaltım - tedavi, olağan sıkıntılı süreçlerde ise destek olarak üçe ayrılır.
Boşanma süreci ve/veya sonrası, aile sorunları gibi belli olaylar sonucunda gelişen, olumsuz bir duygu duruma neden olsa da genellikle sağlıklı bir süreç olan sorunlarınızda tedavi yani çözüm beklemek gerçekçi bir beklenti değildir. O nedenle kronik şeker hastalığı yahut tansiyon hastalığı gibi düşünülmesi gereken ve zamanla çözüme kavuşan (ya da hiç kavuşamayacak olan) bu tarz sorunlarda psikologa düşen sorununuzu çözmek değil size destek sağlamaktan, en fazla bu süreci daha az sıkıntıyla atlatmanıza yardımcı olmaktan, diğer bir deyimle gerekli mesleki rehberliği sağlamaktan ibaret olacaktır.
Psikolog
İzzet Güllü
BU BÖLÜMDEKİ TÜM SAYFALAR HENÜZ YAPIM AŞAMASINDADIR...
Modern psikoloji psikiyatrinin güdümüne girmiş, ona yakın durdukça kendisini daha değerli hisseder hale gelmiştir. Psikiyatri kapitalist statükonun, psikoloji de psikiyatrinin dümen suyunda ilerlediği sürece sorunlar azalmayacak, halihazırda olduğu üzere uzman sayısı ile paralel bir biçimde artmaya devam edecektir.