Sonunda bu zengin adam çobanı mahkemeye verir.

Hakkında dava açılır.

Bu çoban kendisine bir avukat tutar.

Bu avukat savunmasını hazırlar. Zaman geçer ve dava günü gelir.

Duruşma devam ederken bir ara avukat hakime döner ve: "Sevgili hakim, size filan kişinin selamını getirdim" der.

Hakim gülümser ve "Selamını aldım" diyerek önündeki dosyayı okumaya devam eder.

Biraz daha zaman geçer ve avukat "Değerli hakim, size filanca kişiden de size selam getirdim" der.

Hakim tekrar başıyla onaylayarak "Selamını aldım" der ve işine devam eder. Avukat üçüncü kez "Saygıdeğer hakim, size şu kişiden de selam getirdim" deyince hakim kızar ve "Yeter ama, mahkemedeyiz" der, sert tepki gösterir.

Avukat bunun üzerine şu tarihi savunmasını sunar:

"Sevgili hakim, ben size kötü bir şey demedim, sadece güzel sözler söyledim. Ama bu sözler peş peşe olunca siz bu güzel sözlere bile tepki verdiniz. Şu adam yanında çalıştırdığı mükevvilime tam on sene boyunca pis kambur aşağı, pis kambur yukarı demiştir. Karar sizindir"