• https://api.whatsapp.com/send?phone=05521012184
  • https://www.twitter.com/@kifsamer
  • https://www.instagram.com/psikologizzetgullu
  • https://youtube.com/@psikologizzetgullu
Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net
DOĞRU BATI FARKI VE ÖNEMLİ BİR TESPİT
09/06/2018

Belki pek çok millette ama özellikle de bizim gibi geleneksel, muhafazakar toplumlarda iyi işler, faydalı çabalar, yardımlaşma eğilimleri neden azalıyor?

Üstelik dindarlık düzeyi arttığı halde iyilikler, yardımlaşma gibi erdemler neden artmıyor? Normal koşullarda bu ikisinin doğru orantılı bir seyir izlemesi gerekmiyor mu?

Bu soruyu hemen herkes sorar. Sahiden de bazı değerler ve dindarlık eğilimi arttığı halde iyiliğin, erdemin, yardımlaşmanın aynı oranda artmaması, tam tersine hızla azalması ilginç bir psikolojik ve sosyolojik gerçekliktir. Anı zamanda bu son derece kayda değer ve üzerinde düşünülmesi gereken bir paradokstur.

Üniversitemiz çok ancak bu sorun üzerine kafa yoran bir üniversitemiz var mı, bilmiyorum. Açıkçası olduğunu da hiç zannetmiyorum. Biz bir mesleğe insan seçerken sadece akademik başarıyı baz alıyoruz.10 matematik fazla yapan hekim de oluyor, avukat da, mühendis de. Bizim eğitim sistemimiz sadece akademik başarıyı baz alma hatasıyla yetinmiyor, aynı zamanda sadece sayısal zeka türünü ödüllendirirken diğer zeka alanlarını cezalandırıyor. Bunun sonucu ise ortadadır. 30 hasta bakınca bıkan doktorlar, 50 sene aynı işi yapıp en ufak bir yenilik katamayan binlerce mühendis, üretemeyen, kendini yenileyemeyen, sadece lisans düzeyinde aldığı kuru bilgiyi tekrar eden nice meslek erbabı.

Oysa ilgi ve yetenek akademik bilgiden çok daha değerlidir. İlgi ve yetenek her zaman peşinden gerekli olan bilgiyi de sürükler. Ancak ilgi ve yetenek yoksa akademik bilgi tek başına yeterli sonuç doğurmaz. Böyle bir kişinin bir laboratuara girip de orada insanlık hayrına saatlerce zaman tüketebilmesini, tüketebilse bile verimli sonuçlar alabilmesini beklemek beyhude bir çaba olacaktır. Ülkemizin en büyük eğitim sorunu kanaatimce budur.

Biz tekrar konumuza dönelim. Batı gibi daha ziyade maddeci olan toplumlarda yardımlaşma gibi insani değerler neden fazla azalmazken değerleri daha ön planda olan Doğu toplumlarında hızla azalıyor? Bunun nedeni ilginç bir şekilde değerler olabilir mi?

Evet bunun nedeni her türlü iyi işte olmazsa olmaz zannettiğimiz dini ve kültürel değerlerdir. Bu toplumlardaki olumlu, güzel, faydalı iş ve edimleri değerler üzerine bina etme geleneğidir.

Batı aklı, Doğu duyguyu kutsamıştır. Bu sebeple Batıdan daha çok düşünür, Doğudan ise daha çok şair çıkar. Batı insanı aklıyla, Doğu insanı duygularıyla seçim yapar. En basitinden Batı insanının parti tercihi fon müziğinden etkilenmezken Doğu toplumlarında çoğu insanın siyasi tercihi seçim öncesi çalan bir melodinin ruha olan dokunaklılık düzeyine göre şekillenebilir.

Batı insani rasyonel, Doğu insanı duygusaldır. Bu sebeple de Batı insanı ilkeseldir. Bir iş yapabilmesi için o yönde yeterli düzeyde bir duygusal uyarılmaya ihtiyaç duymaz. Söz gelimi yardım etmesi gerekiyorsa bunu yardım etmesi gerektiği için yapar.

Doğru toplumları hemen her davranışı belli duyguların üzerine bina etmiştir. Mesela yardım etmesi için acıması, merhamet hissetmesi gerekir. Hatta bunların varlığı bile yetmez, belli düzeyde ortaya çıkması da gerekir. Çünkü bu duygular ancak belli bir eşiğin üzerine çıkarsa ilgili yönde bir eğilim ve o eğilime bağlı olarak da bir eylem doğurur.

Peki hangisi daha doğrudur? Bir davranışı ilke ve prensipler üzerine bina etmek mi yoksa bazı duygular ve eğilimler üzerine inşa etmek mi?

Eğer iyi, güzel, faydalı işlerde kalıcılık yani istikrar esas ise Batının yaklaşımı daha rasyonel, daha işlevseldir. Çünkü ilke ve prensipler değişime karşı, zaman içinde aşınmaya karşı daha dirençlidir. Ayrıca ilke ve prensipler sergilenmesi gerekli her davranışın iştikrarlı bir biçimde ortaya konabilmesine imkan verir. Böylece yapılması gerekli işler en ufak bir aksamaya mahal vermeksizin yapılabilir. Bu eylemler yapıldıkça alttaki ilke kuvvetlenir, o ilke kuvvetlendikçe de bu yöndeki davranışların kalıcılığı ve istikrarı artar. Yani Batı toplumlarının tercihi olumlu yönde birbirini besleyen bir kısır döngü yaratır.

Doğru toplumlarının temel motivasyon kaynağı olan duygular ve değerler ise değişkendir. Zaman içinde, bir çok harici faktöre bağlı olarak aşınmaya müsait yaşantılardır. En basitinden bir uyarıcıya belli süre maruz kaldığınızda o yönde artık yeterince duygu hissedemez olmaya başlarsınız. Örneğin bir dilenciye belli sayıda maruz kaldıktan sonra artık o dilenci sizde yeterli düzeyde bir acıma ve merhamet hissi uyandırmaz olur. Yine siz yardım etme davranışı için değerleri, örneğin haram helal algısını çok öne çıkardığınızda dine bakış algısı değiştiğinde erdeme bakışı da bozulan insanlar yaratırsınız. Bu ise yardım etme gibi son derece önemli olan ve kesintisiz bir şekilde sürmesi lazım gelen bir davranışın zaman içinde azalmasına yol açar. Azalma örnek alma faktörü de eklendiğinde daha da ivme kazanır. Böylece belli davranışları belli duygular üzerine bina eden milletlerde insani aşınma daha hızlı, daha yoğun olur. Bu ise yine birbirini besleyen ancak olumsuz olan, aşınma sonucu veren bir kısır döngü çarkı yaratır.

Günümüzde belli davranışları belli duygular ve değerler üzerine bina eden toplumlar kaybetmeye, iyi iş ve eylemlerde hızla aşınmaya devam edecektir. Bu sebeple çocuklarımıza beli davranışları ortaya koyabilmeleri için o yönde güçlü bir duygu hissetmeleri, o yönde bir değer algısı inşa etmeleri ve bunun gerekliliği değil; görev, sorumluluk bilinci ile belli ilke ve prensipler kazandırılmalıdır. Bunun için de "Yavrum, acıman, merhamet etmen gerekmiyor. Senin böyle bir durumda böyle davranman gerekiyor. Davranması gerektiği şekilde davranan güçlü karakterli bir birey olman için bu şart" şeklinde yerinde ve doğru mesajlar verecek yeni bir eğitim, yaklaşım anlayışı ile yeni bir kültür oluşturmak gerekiyor.

 



592 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Birkaç Fikri Kırıntı - 26/12/2023
Sabahın beşinde
Hatalı Kandil Algısı - 26/01/2023
Kandil Var mı Yok mu?
Son Risale Dersi - 23/01/2023
Buldum Deme, Hep Ara
Şu Zamanda Akla Kurt Düşürmenin Önemi - 22/01/2023
.
Niyet Ettim Kırbaç İçin Namaz Kılmaya - 22/01/2023
Allah Dışı Kaygılara Kulluk Ettirmek
Mutsuz İnsan Projesi - 21/01/2023
.
Ruhlarımızdaki Şeriat Çatışması - 19/01/2023
Şeriat Yok Diye Yanacak Yıyız?
T.C. Teheccüde Kalkmıyor - 16/01/2023
Dini Olan Devlet Tağutlaşır
7 Milyarı Kesip Doğrayacak Mıyız? - 16/01/2023
 Devamı