• https://api.whatsapp.com/send?phone=05521012184
  • https://www.twitter.com/@kifsamer
  • https://www.instagram.com/psikologizzetgullu
  • https://youtube.com/@psikologizzetgullu
Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net
Seçme Öyküler
04/07/2012
"HİÇ" OLMAK

 

Nasrettin Hoca'ya sormuşlar:
"Kimsin?"
"Hiç" demiş Hoca, "Hiç kimseyim."
Dudak büküp önemsemediklerini görünce, sormuş Hoca:
"Sen kimsin?"
"Mutasarrıf" demiş adam kabara kabara.
"Sonra ne olacaksın?" diye sormuş Nasrettin Hoca.
"Herhalde vali olurum" diye cevaplamış adam.
"Daha sonra?" diye üstelemiş Hoca.
"Vezir" demiş adam.
"Daha daha sonra ne olacaksın?"
"Bir ihtimal sadrazam olabilirim."
"Peki, ondan sonra?"

 

Artık makam kalmadığı için adam boynunu büküp son makamını söylemiş:

"Hiç."

"Daha niye kabarıyorsun be adam. Ben şimdiden senin yıllar sonra gelebileceğin makamdayım:

"Hiçlik makamında!"

FIKRA

 

Deliler hastanesindeki deliler bir gün hep birlikte zıplıyorlarmış. Doktor; "Hayırdır, niye zıplıyorsunuz" diye sormuş. 
Deliler, "Biz mısır patlağıyız" diye cevap vermiş. 
Doktor az ileride bir delinin sırtüstü yattığını görmüş, yanına yaklaşarak, 
"Sen de mi mısır patlağısın" demiş. 
Deli, "evet" diye yanıtlamış. 
Doktor, "Peki o zaman sen neden zıplamıyorsun? 
Deli, "Ben tencereye yapıştım"

 

Kim deli kim değil, varın siz karar verin!

PROF. ÜSTÜN DÖKMEN'DEN

Birbirimize saygili olma konusunda 3 tip temel hatamiz var...

Avrupa'da yasayan vatandasimiz, orada yerlere çöp atmiyor ama Kapikule'den girer girmez yerlere tükürmeye, çöp atmaya basliyor. Niye burada böyle yapiyorsun diye soruldugunda, herkes böyle yapiyor diyor. Kendi fikri olmayan insanin duruma göre hareket etmesidir bu.

Ikinci hatamiz, adama göre davranmamiz. Karsimizdaki adam iri yariysa, 'Buyur Abi', diyoruz, ufak tefekse, 'Ne var lan!' diyoruz. Oysa ki, insanlarin onuru birbirine esittir.

Üçüncü hata, keyfimize göre davranmak. Keyfimiz yerindeyse eve girerken 'Merhaba millet' diyoruz, degilse surat asiyoruz. Oysa keyfimiz yerinde olsun olmasin insanlara saygili davranmak zorundayiz.

Diyorum ki, yerdeki ekmege saygili olma konusunda ülkemde mutabakat var, kimse basamaz, ayagiyla dürtüklemez ya da öper, koyar bir kenara.

Ekmek nimettir kabul, peki insan nimet degil mi?

KIZILDERİLİ ATASÖZÜ

 

Bildiklerini anlat, ama akıl vermeye kalkma;
Anlatılanları iyi dinle, ama hepsini doğru sanma;
Sessiz kalmak bir şey bilmediğin anlamına gelmez;
Çok konuşmakta çok şey bildiğini göstermez;
Herkesi kendine eşit gör, her kim olursa olsun
bir insanı küçümsemek akılsızlık,
Çok büyük görmekte korkaklıktır.
Cesaret akıldan gelirse cesarettir,
Bilgisizlikten gelirse cehalettir...

 

TERZİ VE SÜREKLİ ÖLÇMEK

Adamın birine sormuşlar: "Bu dünyada en çok kimi seviyorsun" diye.

Adam, "terzimi" diye cevap vermiş.

Soran kişi şaşırmış tabiki. "Terzi mi? Bu dünyada sevilecek başka kimse bulamadın mı da terzini sevdin. Alemsin" demiş.

Adam şöyle mana dolu bir bakışla cevap vermiş:

"Bu dünyada herkes herkesi bir kere ölçüyor, sonra da hep ona göre davranıyor. Oysa terzim beni her gittiğimde sürekli yeniden ölçer."

EFLATUN'A SORMUŞLAR

 

Eflatun'a iki soru sormuşlar; 
Birincisi, İnsanoğlunun sizi en çok şaşırtan iki davranışı nedir ?

 

 

Ef...latun tek tek sıralamış, ?Çocukluktan sıkılırlar ve büyümek için acele ederler 
?Ne var ki çocukluklarını özlerler 
?Para kazanmak için sağlıklarını yitirirler. 
?Ama sağlıklarını geri almak için de para öderler. 
?Yarınlarından endişe ederken bugünü unuturlar. 
?Sonuçta, ne bugünü, ne de yarını yaşarlar. 
?Hiç ölmeyecek gibi yaparlar. 
?Ancak hiç yaşamamış gibi ölürler.

 

 

Sıra gelmiş ikinci soruya; -"Peki sen ne öneriyorsun?" 
Bilge yine sıralamış, 
?Kimseye kendinizi "sevdirmeye" kalkmayın ! 
?Yapılması gereken tek şey, sadece kendinizi "sevilmeye" bırakmaktır. 
?Önemli olan; hayatta,"en çok şey'e sahip olmak" değil,"en az şey"e ihtiyaç duymaktır.

 

MEVLANA

 

Sen verdikçe, dost görünen çok olur
İste de gör hepsi birden yok olur
Sen kendi kendine yetmeyi öğren
Tüm dünyanin malina gönlün tok olur.
(Hz. Mevlana)

 

"Sesini değil, sözünü yükselt. Yağmurlardır yaprakları büyüten, gök gürültüleri değil." (Hz.Mevlâna)

 

OTURAN BOĞA'NIN SÖZLERİ
.
• Ağlamaktan korkma. Zihindeki ıstırap veren düşünceler gözyaşı ile temizlenir. 
• Arkamdan yürüme, ...ben öncün olmayabilirim. Önümde yürüme takipçin olmayabilirim. Yanımda yürü böylece ikimiz de eşit oluruz. 
• Bir düşman çok, yüz dost azdır. 
• Düşmanımı cesur ve kuvvetli yap. Eğer onu yenersem utanç duymamayım. 
• Derinin rengi insanları farklı kılmaz. İyi iyidir, kötü kötüdür. Büyük yaratıcı hepimizi kardeş olarak yaratmıştır. 
• Su gibi olmalıyız. Her şeyden aşağıda ama kayadan bile kuvvetli. .Yeryüzüne iyi muamele et. O babanızın malı değil, onu çocuklarınızdan ödünç aldınız. 
• Komşunun hakkında hüküm vermeden önce iki ay onun makosenleriyle yürü. 
• Ölüler güç ve bilgilerini beraberinde götürmez, yaşayanlara ilave eder. 
• Bir kere 'al şunu' demek, iki kere 'ben vereceğim' demekten iyidir. 
• Gözün ile değil yüreğin ile hüküm ver. 
• Kehanet, muhtemel bir olayı kesin bir bakış ile görmekten başka bir şey değildir. Hava ya bulutlu olacaktır ya da güneş açacaktır. 
• Eğer herkes bir başkası için bir şey yaparsa dünyada ihtiyaç içinde kimse kalmaz. 
• Yanlışı gören ve önlemek için eli uzatmayan, yanlışı yapan kadar suçludur. 
• Şeytan hakkında konuşmayın. Gençlerin kalbinde merak uyandırır. • Senin vicdanını senden başkası temsil edemez. 
• İnsanlar tabiattan uzaklaştıkça kalbi katılaşır. İnsanın gözleri öyle kelimelerle konuşur ki dil onları telaffuz edemez. 
• Verdikleri sözün sadece birini tuttu çatal dilli soluk yüzlüler; topraklarınızı alacağız dediler ve aldılar. 
• Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde, beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak.

 

KUYUYA DÜŞEN EŞEĞİN VERDİĞİ DERS

Zamanın birinde bir eşek derin bir kuyuya düşer. Sahibi çok üzgün bir vaziyette saatlerce uğraşır. Lakin emektar eşeğini çıkarmayı başaramaz. Sonunda eşeğin adeta bir ağlamayı andıran seslerine dayanamaz ve "en iyisi mi üzerine toprak atıp kuyuyu kapatayım da daha çok acı çekmeden ölsün bari" diye düşünür. Alır eline küreği ve hızla koyulur işe. Kuyuya toprak attıkça eşeğin sesinin daha da yaklaştığını hisseder. Şaşırır. Saatler sonra bakar ki eşek kuyunun ağzıyla aynı hizadadır. Yaşlı adamın şaşkın bakışları arasında eşek son bir adım daha atar ve çıkar gider. Adam bu duruma bir türlü akıl erdiremez. Bu nasıl olmuştu? Oysa sahibi üzerine toprak attıkça eşek şöyle bir silkeleniyor, böylece toprağı altına alıyor ve üzerine basarak da adım adım yükseliyordu. Yani üzerine çabucak ölsün diye atılan kumu yükselmek için adeta merdiven basamağı gibi kullanıyordu.

Acaba bizler de üzerimize serpilen dert ve sıkıntı kumundan şöyle bir silkelenebilir, sonra da bunları altımıza alıp bir merdiven basamağı gibi değerlendirebilir miyiz? Kim bilir, belki de yapabiliriz! Öyle ya, bir eşek oğlu eşek bunu yapmışsa insan evladı olan bizler neden yapamayalım ki!

Not: Bu yazı, internet ortamından derlenerek hazırlanmıştır.



2812 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Birkaç Fikri Kırıntı - 26/12/2023
Sabahın beşinde
Hatalı Kandil Algısı - 26/01/2023
Kandil Var mı Yok mu?
Son Risale Dersi - 23/01/2023
Buldum Deme, Hep Ara
Niyet Ettim Kırbaç İçin Namaz Kılmaya - 22/01/2023
Allah Dışı Kaygılara Kulluk Ettirmek
Şu Zamanda Akla Kurt Düşürmenin Önemi - 22/01/2023
.
Mutsuz İnsan Projesi - 21/01/2023
.
Ruhlarımızdaki Şeriat Çatışması - 19/01/2023
Şeriat Yok Diye Yanacak Yıyız?
T.C. Teheccüde Kalkmıyor - 16/01/2023
Dini Olan Devlet Tağutlaşır
7 Milyarı Kesip Doğrayacak Mıyız? - 16/01/2023
 Devamı