• https://api.whatsapp.com/send?phone=05521012184
  • https://www.twitter.com/@kifsamer
  • https://www.instagram.com/psikologizzetgullu
  • https://youtube.com/@psikologizzetgullu
Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net
ÇOCUKLARINIZLA İLGİLİ BİR ABLA NASIHATINA CEVAP
08/03/2013
"Harika bir yazı" deniyor, mutlaka okunması tavsiye ediliyor. Facebookta dolaşıyor bu günlerde.
 
Ben mi harikanın ne olduğunu anlayamaz hale geldim yoksa milletin harika algısı mı bozulmuş, anlayamıyorum. 
 
Bu kadar sığ, şunu şunu yapın diyen ama esas mesele olan bunun nasıl yapılacağına dair en ufak bir laf etmeyen şeyler nasıl harika olabilir!
 
Üstelik buradaki önerilerin en alası yıllardır okuduğumuz pek çok kitapta, dahası orada - burada, bir biçimde karşımıza hem de fazlasıyla çıkmadı mı hiç!
 
Bu yazı onların son derece basit bir tekrarı değil mi!
 
Yoksa bu bana mı böyle geliyor?
 
Bu "harika" algısı çok az okuyanların abartılı etkilenmesi meselesi mi ya da?  
 
İşte o yazı ve bazı yerlerine paragraf içinde -turuncu yazı rengi ile verdiğim cevaplar:

Hayat Bir Çocuğa Nasıl Anlatılmalı? (Aylin Kotil)

"Arkadaşımın kızı bir yaşına gelmişti, 'Sen eğitimcisin, neler öğretmem gerekiyor, bazen kendimi çok çaresiz hissediyorum' dedi. Sorusu kolaydı ama yanıtı zordu, akıl vermesi basitti ama uygulaması karmaşıktı, anlatmaya başladım:

Annelik uzun zaman alan ve günün yirmi dört saati devam eden adı 'insan yetiştirmek' olan bir iş. Bir kere bilmelisin ki, zaman alacak. Neye zaman harcarsan onun karşılığını alırsın. İşine zaman harcarsan işinden, eşine zaman harcarsan eşinden, çocuğuna zaman ayırırsan da ondan karşılığını alırsın. Yapabiliyorsan gözyaşlarını tutmamasını öğret, acı çekmeden olgunlaşamayacağını...

Kıskanmamayı öğret ona, arkadaşının başarısından mutlu olmayı, birlikte sevinçleri paylaşmayı, içinden 'neden ben değil de o?' demeden...

Kazanmaktan mutluluk duyup içine sindirmeyi, ama aynı zamanda kaybetmeyi öğrenmesini. Çünkü bir adım sonrasında görünüşte galip olanları gösterecek hayat ona. Her şeyin bir sonu olduğunu öğret. Sahip olduğu bütün değerlerin bir gün keyif vermeyebileceğini, kazanılan ve harcananın bir sonu olduğunu.

Gidilen yerlerin zamanla bıkkınlık verebileceğini, her şeyi tüketebileceğini, tüketemeyeceği tek şeyin bilgi olduğunu öğret. 
 
Kitaplardan keyif almasını... (Hayır, kitap keyif işi değildir; kitap okunması gerekli olan, sırf gerekli olduğu için okunması gereken bir hazinedir. Yıllardır bizi boş zamanlarımda kitap okuyorum diye diye kandırmadılar mı! Kitap işini boş zaman aktivitesi gibi algılatarak koymadılar mı en derin uçurumu, kitapla aramıza! Bu tavsiye boş zamanın yoksa okumamakta mazursun demektir; beyin bunu böyle algılar... Buna benzer bir öneri buradaki... "Keyif al" demek keyif alamadığında okuma boşver demekle aynı şeydir. Beyin bu öneriye inanırsa kendisini böyle kodlar. O sebeple her zaman söylüyorum; bu alan ağzı olanın konuştuğu, kaş yapmaya çalışırken nice gözlerin çıktığı çivisi çıkık bir sahaya dönüştü ne yazık ki)

Ders çalışmak istemiyorsa zorlanmamasını (ders çalışmak bir görevdir. Görev bilinciyle çalışılmalıdır. Bu öneri sabah okula gitmek istemediğinde zorlanmamasını... demekla aynı mantıksal tutarlılıktadır. Bir görevi keyfe keder bir haz uygulaması gibi lanse etmek de beyinlerde ders çalışmakla bir duygu durum arasında yalan yanlış bağ kurar; ki bu bizatihi başarıya engel olur) ama okumayı sevmesini öğret ona. Elbet er ya da geç alacaksın biliyorum, ama mümkün olduğunca geç al ona bilgisayarı. Ona kendisi ile kalacağı sakin zamanlar ver, sıkılmayı öğret ona, sıkılıp da kendini yönlendirmeyi bulmasını.

Doğaya götür onu, hayvanlardan korkmaması gerektiğini öğret. Arıların bizi sokmasından çok, nasıl bal yaptığını anlat. Doğanın kendi içindeki gizemini bulmasına yardımcı ol, yağmurdan sonraki toprak kokusundan keyif almasını sağla.

Soğuk kış gecesinde ateş yakmayı öğret, belki büyüdüğünde bir gece sevgilisine ateş yakar ve belki binlerce yıldızın altında birbirlerine sarılırlar, bunu öğretmemiş diğer sevgililerin aksine...

Şartlar çok zor olsa da yalan söylememesi gerektiğini öğret ona. Kazandığı elli milyonun piyangodan çıkan beş yüz milyardan çok daha keyifli olduğunu öğret.Alın terine saygıyı öğret ona.

Aşk acısı çekmenin hiç aşık olmamaktan daha güzel bir duygu olduğunu öğret. (Aşk acısı çekmenin hiç aşık olmamaktan daha iyi olduğunu öğret ona... Ne güzel değil mi! Maşallah! Aşka bakış işi değerler meselesidir. Kişilerin kendi değer algısını başkasına nasihate dönüştürmesi ne acı) Kendi doğruları üzerinden kimsenin onu yargılamasına izin vermemesi gerektiğini öğret,başkalarını da kendi doğruları üzerinden yargılamamayı...

Bunun başkalarını dinlememek olduğunu değil, söylenenleri kendi eleğinden geçirmesi gerektiğini öğret. 

Kendi fikirlerine inanmanın güzelliklerini anlat. (Bu mesajın Türkçesi şu: Fikirlerine inan. Doğru da olsa yanlış da olsa. Senin fikirlerin çünkü onlar. Senin olması yalan ya da yanlış olma olasılığından bile daha önemlidir. Kurcalama. Araştırma. Senin ise kalsın yerinde. Fikri sabit ol. Senin olsun da, varsın yanlış olsun. Fikirlerin senin kaderin olmuş ne önemi var! Senin ya! Sen ona bak! Ne diyebilirim ki) Hayatı sorgulamayı öğret ona...

Bilginin en büyük güç olduğunu öğret.Yapabilirse bunu en büyük fiyata satmasını, ama kalbini ve ruhunu kendisine saklaması gerektiğini öğret. Haklı olduğu konuda sonuna kadar diretmesini öğret ve haklıyken dik durmasını.

Günün birinde yaptıkları değil yapmadıkları için pişmanlık duyabileceğini öğret. ("Pişman olma, her şeyi yap. Yapmadığına pişman olursun"  gizli zehiri enjekte edilmiş burada da. Bunun beyinlerde tamamlanacak kısımları, "Dene, denenmedik bir şey bırakma"dır. Ahhhh ahh! Kreş sahibi kendileri. Çocuk yetiştiriyor)

Basit yaşaması gerektiğini öğret ona, çay içmekten keyif almayı... 
 
'İstemiyorum', 'hayır' demeyi öğret ona, istediğinde ise 'istiyorum' demeyi. (Manası: İstiyorsan istiyorum de. Bunu demen için sırf istemen kafi. İstek tek önemli şeydir. Gerisi hikaye! Canın ne istiyorsa o senin doğrundur, gerisini takma. Mutluluk = istek kodlaması)

Sevdiğinde ise 'seni seviyorum' diyebilmeyi öğret ona. Bir kot pantolon ve tişörtle üniversiteyi bitirmeyi öğret ona. Temiz kokmasını...

Sorgusuz sevmeyi... 
El yazısı ile notlar yazmayı... 
Lafı dolandırmamayı... 
Sevdiklerinin hiçbir zaman çantada keklik olmadığını, dostluğa yatırım yapması gerektiğini, kıymetini bilmeyenlerden uzaklaşmasını öğret ona. 
Müziği sevmesini, sporla barışık yaşamasını.
 
İşlerin hiçbir zaman bitmediğini söyle ona, en yoğun zamanda bile kendine vakit ayırması gerektiğini öğret... 
Ama en çok da kendini sevmesini öğret... 
Kendini sevmezse kimsenin onu sevmeyeceğini... 
Kendine çiçek almazsa kimseden çiçek beklememesi gerektiğini... Kendine özenli yemekler yapıp sofralar kurmazsa kimsenin onun için yemek hazırlamayacağını...

Hayatta her şeyden çok kendisinin önemli olduğunu öğret ona.."

SONUÇ

Sınavlarda olsa 4 yanlış 1 doğruyu götürür en fazla. Telafisi var...

Öğütler, kerameti kendinden menkul abla nasihatları eğer psikolojierinizle veya çocuklarınızla ilgili ise alımlı bir yazının içine serpiştirilmiş olması kurtarmaz vaziyeti; bu alandaki bir kaç yanlış çocuğunuzun ruhunu alır - götürür.

Daha trilyon verseniz bulamazsınız.

Benden söylemesi 



2305 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Birkaç Fikri Kırıntı - 26/12/2023
Sabahın beşinde
Hatalı Kandil Algısı - 26/01/2023
Kandil Var mı Yok mu?
Son Risale Dersi - 23/01/2023
Buldum Deme, Hep Ara
Niyet Ettim Kırbaç İçin Namaz Kılmaya - 22/01/2023
Allah Dışı Kaygılara Kulluk Ettirmek
Şu Zamanda Akla Kurt Düşürmenin Önemi - 22/01/2023
.
Mutsuz İnsan Projesi - 21/01/2023
.
Ruhlarımızdaki Şeriat Çatışması - 19/01/2023
Şeriat Yok Diye Yanacak Yıyız?
T.C. Teheccüde Kalkmıyor - 16/01/2023
Dini Olan Devlet Tağutlaşır
7 Milyarı Kesip Doğrayacak Mıyız? - 16/01/2023
 Devamı