"Filanca operasyonda şunlar şunlar" yakalandı. "Şu" kişi "şu" partide filanca görevdeymiş...

Oysa bu cahilane tavır partilerin zamanla yıpranmak istemedikleri için suçu örtbas etmelerine yani suçluları bir biçimde koruma refleksi içine girmelerine yol açabilir.

En azından bir ikilemde ve tereddütte bırakabilir!

Böylesi bir ilkel tepki ile bu denli vahim bir sonuca taşeronluk etmiş oluruz! Başka da elimize bir şey geçmez!

Bu ucuz ve güya kurnaz siyaseti bırakalım artık...

Sürekli suçlama, her meseleyi partiye genelleme ve karalama yolu ile değil; üretkenliğimizle, önerilerimizle, projelerimizle ya da bu hizmetleri eleştirecek kapasitedeki düşüncelerimizle siyaset yapalım.

Hem değerler üzerinden siyaset tutucudur, katı ve kemikleşmiş müntesipler yaratır. Bu ise hizmet odaklı siyasi kültürün oluşumunu önler! Böyle bir kültür varsa da onu zamanla zehirler!

Sürekli, "Her şeyi eleştirmek muhalefetin gereğidir" denilir lakin kazın ayağı hiç de öyle değildir.

Çünkü bu yaklaşım bilimsel değildir.

Her şeyi eleştirmek en başta liderlik algısına zarar verir. Eleştiri, suçlama ve sızlanma liderlik algısını aşındırır. Lideri zayıf ve itici gösterir. Oysa siyasette algı ve bu algının yönetimi her şeydir.

Kimse kimseyi çok iyi bildiği için desteklemez siyasette. Oluşan algıya bakarak tercihte bulunur. Dolayısı ile evvela doğru bir algı inşa etmek, sonra da bu algıyı korumak çok önemlidir.

Yine her fırsatı eleştiri aracı görmek güvenirliği zedeler. Sürekli pireyi deve yapanlar öyle bir zaman gelir ki deveye deve demekle deve tesiri oluşturamaz, sadece pire etkisiyle yetinmek zorunda kalırlar.

Malum, son olarak Zonguldak'ta 59 kişi yakalanmış.

Ee?

İktidar partisi üyeleri de varmış içinde!

Bu kişilere sormak lazım:

Çoğu senin ve benim gibi sıradan insanlardan oluşan bir toplumdaki her iki kişiden birinin oyunu alan koca bir partinin tüm fertlerini melek mi zannetmiştin.

Öyle zannettiysen bu senin kabahatin!

Ne oldu yani!

Sanki bunu diyenlerin partisi çok temiz! Sanki hepsi çok sıkı testlerden geçti, garanti kağıdıyla birlikte mühürlendi.

Meseleye, "Demek ki iktidar her şeyi göze alıyor, çıkar örgütleri kendi yandaşı da olsa acımıyor" şeklinde baksak ya...

Yo!

Hiç işimize gelmez bu.

Son yıllarda ivme kazanan suçla ve suç örgütleriyle mücadeledeki başarıyı ayakta alkışlayalım.

Suçu kimlerin işlediğiyle ya da bu kişilerin siyasi görüşleriyle uğraşma huyumuzu bırakalım!

Unutmayalım:

Sadece siyaset bizi belirlemiyor, biz de siyaseti belirliyoruz!

Ve yine unutmayalım ki nasılsak öyle idare ediliyoruz!