Hem orada hem kliniğimizde, aşağı yukarı17 yıldır yüzlerce çiftle görüşmelerde bulunuyorum.

Buna rağmen son günlerde okuduğum yazar Sema Maraşlı'nın aile sorunlarını ve çözüm yollarını işleyen kitaplarından ziyadesiyle istifade ettim. 

Şunu gördüm ki bilmek ayrı derli toplu bilmek ayrı. Bilmek ayrı hatırlamak, zihinde sürekli taze tutmak ayrı. Bilmek ayrı etkilenmek ve içselleştirme ihtiyacı duymak daha da ayrı. 

Ben istifade ettimse millet nasıl etmez.

Hele hele "40 adımda MUHABBET OLSUN" kitabı okullarda ders olarak okutulmalı. Dahası bu eseri bakanlık basmalı, her aileye tek tek dağıtmalı. Hatta okumaları karşılığında üstüne para bile vermeli.

Velhasıl vebal çok büyük...

Nice yuvalar gerekli ve nitelikli bilgi eksikliğinin getirdiği farkındalık noksanlığı ve bu noksanlığın yol açtığı çözümsüzlük yüzünden boş yere yıkılıyor.

Nice yaşamlar aslında çözümü olan sorunlar yüzünden heba olup gidiyor.

Nice çocuklar nice evlerde en temel çocuk yetiştirme ilkelerinden bile habersiz olan anne ve baba ellerinde inşa ediyor; yarın yaşayacakları kişilikleri ve bize de yaşatacakları dünyayı!

Üniversite mezunu mu değil mi, tek derdimiz bu!

Sanki üniversitede kimya, tıp, edebiyat yahut jeoloji okuyan etkili kişiler arası iletişim, sağlıklı annelik - babalık ya da karı - koca muhabbeti nasıl sağlanır dersleri de görüyor!

Bu işler çok hayati.

Bırakın başka alanları, çok iyi bildiğimizi sandığımız bu konularda bile onca eksiğimiz var ki.

Buna karşın bu iki mühim meseleyle ilgili halen okullarda ne ders vardır ne de eğitim alınacak yerler. Olanlar da sadece her görüşmesi fahiş ücret gerektiren özel yerlerdir!

Oysa bu işler eğitim işidir. Eğitimde ise belli bir süre gerekir. Süre işi fahiş bedeller gerektirir. Bu hayati iş üç - beş uzmanın açtığı özel ofislere terk edilebilir mi. Ama maalesef ki öyle.

Hem buralar araba devrildikten sonra yol gösteren yerler. Buralar bir nevi mevtayı diriltmeye çalışıyor. Oysa araba daha yoldayken rehberlik, bilgi ve farkındalık eğitimi gerekli. Uzmana gerek görecek aşamaya gelen sorunlar yahut mahkemeye başvuran kişiler iflah olur mu!

Tebeşire yatanın ayağa kalktığı, tabuta girenin dışarı çıktığı nerede görülmüş. 

Ondan sonra her yıl boşanma istatistikleri açıkla en fazla. Üç - beş yılda bir anlı şanlı hocaları toplayıp kurultaylar düzenle. Her seferinde koca dağ sadece fare doğursun! Sonuç hep sıfır olsun haliyle.

Her zaman söylüyorum:

Aile bakanlığı boşanma sorunlarına çözüm istiyorsa yazar Sema Maraşlı'nın tüm kitaplarını okullarda ders olarak okutmalı.

Her zaman söylemeye devam edeceğim: Tüm sorunların çözümü için lazım olan tek şey samimiyet duygusu.

Heyhat!

Hayattan kopuk, boş yere beyinleri doldurarak ambalaja çeviren, üretkenlikleri budayan, özgünlükleri yok eden, zihinleri körelten, kalıplara sokarak ruhları boğan, sadece ego besleyen ve kibir inşa eden boş bir eğitim hayatı!

Herkes evlilik sorunlarından kırılıyor; okullarda dersi yok.

Millet sokaktan aileye, yaşamın her sahasında iletişim problemlerinden patır patır dökülüyor; onun da...

Üç beş hayır sever yahut para sever kişi kendi imkanlarıyla il il dolaşır da üç - beş seminer falan verirse ne ala.

Koca bir ülkenin bu türden hayati sorunları inisiyatif sahibi bir avuç kişinin uhdesine emanet edilmiş.

Gerisi işin havasıyla ve cakasıyla meşgul!