Bu vampirin paraya devşirmediği sadece soluduğumuz hava kaldı sanırım! Muhtemelen bunun nedeni bu havayı kontrolü altına alamaması ve paketleyememesidir.

Güzelim sahilleri otel, restoran vb. tesislerle donatarak halkın umumi malı olan bu yerleri kendi mülkü haline getirdi, piyasalaştırdı! Artık buralarda gezinti yapmak, manzara izlemek oralarda en asgarisinden bir çay içmekle mümkün! Bedava ne mümkün!

Şimdi dikkatimi şehir merkezlerindeki WC'ler çekiyor. Hepsi ücretli hale gelmiş. Bu doğal bir ihtiyaç, kimin umurunda. Yemek de, gıda da, ısınmak da, barınmak da, hatta sağlık da doğal ihtiyaç; sanki onlar bedava mı!

Ama şu WC işi yine de daha farklı olmalı gibi geliyor bana!

Yürürken sıkıştınız, gerek cebinizde para gerekse tutacak dermanınız yok! Ne yapacaksınız? Sabahtan akşama dek WC'de bekleyen elin adamına tuvalet param yok mu diyeceksiniz? Bunu kim nasıl diyebilir! Altına yapsan bundan daha iyi!

Hele de çocuklar! Zaten zar zor 1 TL harçlık koparıyorlar babalarından, onun yarısını da tuvalete mi versinler! Kocasından çok az harçlık alan anne üç - dört çocuğunu WC'ye götürse, onlara çarşıda ne ikram edecek?

WC deyip de geçmeyin. Büyük mesele! 

Geçenlerde cami altındaki WC'ye gideyim dedim. Bakalım ücretli mi diye merak ettiğim için. Adam daha merdivenden inerken izlemeye aldı. Meğer ki ana kapıda yol abdesthane ve WC diye ikiye ayrılıyormuş.

Acaba hangisine girecek diye merak ediyor, müşteri kaçırmak istemiyor muhtemelen!

Abdest almak bedava ya hani! İşi ve işini yaparken edineceği alışkanlık icabı ihtiyaç için gelen kadınları vs. de göz hapsine alıyordur muhtemelen, daha merdivende göründüğü andan itibaren. Ne sevimsiz bir vaziyet!

Abdest bedava, ihtiyaç gidermek parayla. Önce cami altları komple bedavaydı. Şimdi abdest hariç ücretli oldu. Muhtemelen adım adım alıştırıyorlar. Yakında abdest de paralı olursa şaşırmam. Buna uygun fetva verecek bir hoca mutlaka bulunur. Malum şu günlerde aykırı fetvaların beşi beş kuruşa havada uçuşuyor. Hocadan bol ne var!

Sıkıştın ama paran yok üzerinde. Namaz da kılacaksın. Vakit geçiyor çünkü. Bu durumda tutarak yapacaksın bu vazifeyi. Şükür ki abdestsiz namaz kılmaya mecbur etmiyorlar seni. Şükret buna! O kadar da insafsız değiller henüz!

Namazda ıkına sıkına tutarak bu vazifeni eda edeceksin. Namazın haşyeti ve huşusu kaçmış, kime ne! Bu senin sorunun! Evden ona göre tedbirli çıksaydın. Ya da çarşıda fazla kalmayıp işin bitince hemen evine koşsaydın! Evde de parayla değil ya! Yahut dayanacaksın; beceremiyorsan sıkışınca tutma kurslarına gideceksin. Şuan için yok belki ama ileride açarlar! Malum devir eğitime büyük önem verilen bir devir. Bir müteşebbis onun kursunu da açar!

Yemeden içmeden kes, sevaptır diye para topla da cami yap, altındaki tuvalete seni parasız almasınlar. Olacak iş değil! Tıpkı, "Baba oğluna bağ bağışlamış, oğlu koparıp bir üzüm vermemiş" vaziyeti.

Hadi özel işletilenlere şu devirde bir şey diyemiyor insan! Adam zaten adı üzerinde, özel işletiyor buraları. Lakin her şey de özele havale edilmez ki. Kamu eliyle bu hizmetin bedava verildiği yerlerin olması, en azından camilerin buraların başında gelmesi gerekmez mi! Adam gitse ihtiyacını görse, çıksa huşu ile abdestini alsa yahut çıkıp gitse! Üstüne bir de sebep olanların yedi ceddine dua etse!

Her yere soktuk iyi tamam da; bari camilerden ve bu kutsal mabedlerin yakınlarından uzak tutsak şu kapitalizmi!

Günah mı değil mi bilmiyorum; ama bu tablo hiç şık ve insani durmuyor, onu demeye çalışıyorum! 

Birileri el atsa şu WC meselesine! Yolda ayağa dolaşan ufacık bir taşı kaldırmaya bile sadaka sevabı veren dinimiz onların bu hayrını boş mu çevirecek! 

Hem araba, oyuncak, top dağıtarak camiye çocuk ısındırmaya da gerek kalmaz!

İhtiyacı için gelen bir kaç vatandaş ayağı alışır da belki namaza ney başlar bu vesileyle!

Her şeyden önemlisi sevaptır, sevap!