BEN DE ARTIK BİR TARAFIM

Site Bilgi Panosu

“Eğer bir şey öğrenebileceksem en kötü düşmanımı dinlemek için yirmi mil yürürüm.” Gottfried Leibniz

Önerilen Linkler

Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net

BEN DE ARTIK BİR TARAFIM

07/05/2014

< Tarafsız olmak en hatalı taraf olma şeklidir. Doğrusu bir tarafa taraf olmak; lakin o tarafın sınırları içinde doğrulara doğru, yanlışlara da yanlış demeye devam edebilmektir. Yani bir tarafın bir tarafta olacak; diğer tarafın da doğruların ve gerçeklerin yanında duracak! Sizin için şu taraftan ama tarafsız birisi diyecekler. Böylece hem hakkı, hukuku ve adaleti tadacaklar hem de taraf olmanın tarafsızlığa mani olmadığını öğrenecekler >

Bazı yazılarımda nadiren de olsa modern muhafazakarlığı eleştirdim! Muhafazakarlığın ibadete indirgendiğinden, oysa asıl muhafazakarlığın ahlak işi, duruş ve adalet işi olduğundan falan dem vurdum.

Oysa bağnazlık sanıldığı üzere tek bir siyasal yahut sosyal kesime has bir tavır değil!

Mesela tipik bir alevi vatandaş elinizle kuş tutun isterseniz; sunni ve muhafazakar bir partiye kolay kolay oy vermez!

Yol yapın, cari açığı kapatın, isterseniz ülkeye çağ atlatın! Bu tutum bağnazlık değil de nedir? Bağnazlık ne hikmetse hep muhafazar kesim için kullanılır!

Hal böyleyken bir muhafazakar neden sol bir partiye destek olsun ki!

Niçin bir kaç hatası oldu diye partisinden vazgeçsin ki!

Sen geçiyor musun ki o da geçsin!

Bu sebeple özellikle son dönemde AK partili kardeşlerimin sıkı sıkıya partilerine sahip çıkmasını çok daha iyi anlıyorum!

Yine son dönemde daha iyi anladım ki bu ülkede mezhepsel yakınlık ve ortak siyasi tandansa sahip olmak her şeyin önünde! Sağcıysan şayet, sağcı değilsen bile, sağcı bir kültürden yahut aileden geliyor olsan dahi bir solcuya vs. asla yaranamıyorsun! Ne yaparsan yap!

İstediğin kadar iyi, mümkün mertebe de adil ve tarafsız ol! Yetmiyor bu... Bu onları tatmin etmiyor! Koyu bir mezhepçi yahut katı bir solcu yahut sol partili olmadığın sürece bir hiçsin... Bilinenin aksine muhafazakar kesimin hoşgörüsü, adalet duygusu ve kabullenme toleransı daha yüksek bence!

Evet kendileriyle aynı mezhepten olmadığın sürece yahut ezeli bir solcu olmadığın müddetçe sen bir hiçsin! Seni bir türlü kabullenemiyorlar! Kendilerinden değilsen demokratlık, eşitlik, dürüstlük, adalet falan hikaye! Özellikle son dönemde bunu gözlemliyorum, bunu farkediyorum!

Velhasılı kelam sayın başbakanımızın taraf olmayan bertaraf olur sözünü şimdi daha iyi anlıyorum. Ben de artık tarafım... Hem de açıkça!

Tek bir farkla! Yanlışa eskisi gibi yanlış, doğruya da yine eskisi gibi doğru demek şartıyla! Eskiden bunu tarafsız bir siyasi duruşa sahip olarak yapıyordum! Şimdi bir siyasi duruşum olacak ve bunu ona rağmen yapacağım! Ve ben de artık bu siyasi duruşumu sonuna dek muhafaza edeceğim!

Tıpkı birileri gibi!

Madem öyle, işte böyle demek için!

Ateşe su taşıyan karınca misali hiç olmazsa safımız belli olsun adına!

Zaten içimizde senelerdir ağır basanı dilimiz de ikrar etsin de bu iş hakkıyla kemale ersin diye!

Birileri takım tutar gibi parti ve siyasi görüş tutarken, yandaşlığı ve mezhepçiliği bu kadar öne çıkarırken, şayet kendi mezhebinden değilseniz size bir hiç muamelesi çekerken ve bu uğurda demokratlık, adalet, hak, hukuk tanımazken tarafsız kalmak bence adil değil! Böyle bir sosyal dokuda, böyle bir insanlık kumaşında, böyle bir siyasi yelpazede tarafsız olmak hataymış! Bunun adı tarafsızlık değil; olsa olsa ziyan olmuş duruştur!

O halde tarafım artık ben de! Her zaman için tek derdim doğruyu aramak ve gerçeği bulmak oldu benim! En azından şimdiki doğrum ve gerçeğim bu! O halde tutunmam gereken kulp bu!

Adaleti bir tarafa ait olmamak, herkese eşit mesafede ve hep ortada durmak sanmışım meğer! Anası ile eşi arasında kalan, ne şiş yansın ne kebap diyerek kenarda duran lakin hem şişi hem de kebabı yakan bazı evli eşler gibi... Oysa adalet bir tarafta olmak lakin buna rağmen doğruya doğru; yanlışa da yanlış diyebilmekmiş, bunu anladım. Oysa ben bu iki şeyi karıştırmışım! Hata insana mahsus! Önemli olan hatadan dönmek!

İnşallah cematle hükümetimiz barışır da yine eskisi gibi daha güçlü bir birlik oluşur! Umarım ellerini ovuşturarak fırsat kollayan birilerine gün doğmaz böylece!

Son yaşanılan süreç bir temizlenme, arınma, ayıklanma, dirilme ve toparlanma anlamında inşallah hayırlara vesile olacak! Her zaman olduğu gibi yine bu şermiş gibi görünen süreçten bilemeyeceğimiz nice hayırlar çıkacak! Hiç bir iş O'ndan izinsiz olmaz! Ve "O" hiç bir işi hikmetsiz yapmaz!

Şimdiki tek temennim bu!

Hangi tarafta olduğumu bu yazıdan anlayabilmişsinizdir!

Yine yanlışları ve eksiklikleri eleştireceğim elbette! Ama bir tarafım ve saf'ım olacak artık! Tıpkı herkes gibi...

Hayırlı uğurlu olsun! Tekrar ediyorum: Böylesi bir sosyal dokuda ve siyasal yelpazede tarafsız olmak, ne etliden ne de sütlüden yana tavır almak hak ve adalet değil; en başta ülkeye ve geleceğimize yapılan büyük bir yanlış olacaktır!

Dediğim gibi bir tarafın olacak! Ama hakka hak yanlışa da yanlış diyeceksin yine... İkisi ayrı... Doğrusu buymuş... Ben bu iki şeyi birbiriyle karıştırmışım! Adaleti ve hakkı ortada ve herkese, her kesime, her siyasal duruşa yahut sosyal pozisyona eşit mesafede durmak sanmışım! Haliyle de yanılmışım! Sapla saman birbirine benziyormuş ama aynı şey değilmiş!

Yorum Yaz

1665 kez okundu. Yazarlar