• https://api.whatsapp.com/send?phone=05521012184
  • https://www.twitter.com/@kifsamer
  • https://www.instagram.com/psikologizzetgullu
  • https://youtube.com/@psikologizzetgullu
Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net
BİR YARDIMI MUNDAR ETMEK
06/06/2014
Benim de sıklıkla yaptığım bir yanlış var! Mesela bir terapinin tüm detaylarını sağda solda kısa yazı ya da sözler şeklinde yazmak / anlatmak yardım arayan kişileri ilgili terapi tekniğine karşı duyarsızlaştırıyor! Bölük pörçük bilgilerle kişileri evde tek başlarına uygulama çabasına sokuyor, haliyle de başarısızlıklara yol açıyor. (Meseleleri daha detaylı ele alan, daha bütüncül ve daha derinlikli bilgiler veren kitap çalışmaları hariç tabi)

Bu ise gerçek faydayı görebilecekleri kapsamlı bir yardıma karşı daha düşük düzeyli bir katılım içine girmelerine ve daha az motivasyon duymalarına sebep oluyor. "Ben daha önce denedim ama yapamadım, işe yaramıyor" inancı inşa ediyor. Nerede, ne zaman, nasıl, ne kadar bir yardım olduğu hatırlanmıyor!

"Belki insanlar fayda görüyor, fena mı denilebilir" lakin bu gibi yazılar ve paylaşımlarla sorununu çözen fazla sayıda kişi de olmuyor! Yani atılan taş ürkütülen kurbağaya değmiyor! Velhasıl yapılan her iş bir kural gerektiriyor, bir sorumluluk yüklüyor! Haliyle de bunun hassasiyetle farkında olmak icap ediyor.

Yine ayaküstü sorulan sorulara ayaküstü kolaycılığında yanıtlar vermek ve sağda solda üç- beş bilgi ve öneri kırıntısıyla çareler aramak yeterli zamanı ve derinliğe imkan tanımadığı, ister istemez yüzeysel kaldığı için sonuç vermiyor ve bu da işin kıymetsiz algılanmasına yol açıyor. Öyle ya da böyle, bir kere kıymetsiz algılanan bir yardımın tüm şartları sağlanmış gerçek bir (klinik vb) yardım sürecinde gereken psikolojik etkiyi sağlayabilmesi de haliyle zorlaşıyor.

Sorunlara profesyonel çözümler üretme gibi bir işi olan kişilerin duygusal, samimiyet, ahbaplık ve merhamet odaklı güdülerle davranmaya hakları olmamalı! Yukarıda anlatmaya çalıştığım bu hatanın başlıca sebebi bu olsa gerek! O an için merhametli görünen bir adım orta ve uzun vadede daha büyük sakıncalar taşıyabiliyor ki bunu yukarıda özetle izah etmeye çalıştım!

Bizim işi değersizleştiren bir başka konu da bu işin kamuda ücretsiz veriliyor olmasıdır! "Pahalı olan kalitelidir, ucuz etin yahnisi yenmez" telkinleriyle şartlanmış, kalitenin fiyatla özdeş hale getirildiği ülkemiz insanının gözünde bedelsiz bir yardım anında değersizleşiyor, bunu kolay kolay kimse önleyemiyor! Bizim işte insanların gereken psikolojik faydayı görebilmesi için aslında bu işin okkalı bir bedeli olacak! Psikolojik bir yardım bu, algıya, inanca, bakış açısına vs. çok bağlı! İlaç değil ki yuttuktan sonra nasılsa bir şekilde etki eder denilebilsin!

Bugün hastanelerde psikologla bir saat görüşmenin bedeli bir sekreterin pc'ye hasta adı girmesiyle aynı emek ve ücret değerinde işlem görmektedir. Böylesine bedelsiz ve ucuz yani "değersiz" bir hizmet arzı toplumda ne oranda bir değer ve kıymet görebilir! Oysa dışarıda seansına 150 - 200 TL verilebilen bir hizmettir bu hizmet! Muhtemelen bu, psikolojik yardımın ilaca alternatif olmaması için bilinçli yapılan bir değersizleştirme siyasetinin sonucu!

Velhasıl sorunlarla ilgili olarak birebir yardım alınmalıdır! Bu yardım illa ki imkan meselesi olmaya mecbur da değildir. Malum halihazırda hemen her devlet hastanelerinde ücretsiz yardım sunan psikologlar mevcuttur.

Ülkemiz insanında sorunlarla ilgili ayaküstü soru sorma kolaycılığı ve bir çırpıda cevap alarak kolay çare umma anlayışı çok yaygın! Bu kişilere üç - beş kelime yazmadınız mı hemen size ya küsüyorlar ya da sizi umursamazlıkla vb. ithamlarla zan altında bırakıyorlar.

Bu yaklaşımda başta kendi sorunlarını sonra da yardım aranılan kişinin koşullarını önemsememek var! Kişiler kendi sorunlarını önemseseler ayaküstü soru sormaz ve ayaküstü kolaycılında çare ummazlar!

Oysa bir uzman verdiği bilgilerin uzman görüşü değeri gördüğünü ve bununla kişilerin sorunları hakkında bir yaklaşım içine girdiklerini, haliyle bunun sorumluluk isteyen riskli bir iş olduğunu bilir, bu tür taleplere biraz da bu sebeple uzak durur. Bu hizmet de diğer tüm hizmetler gibi ya dört başı mamur verilmelidir ya da hiç verilmemeli, hiç olmazsa yardım arama güdüsü ve fayda görme umudu mundar edilmemelidir.

Evet... Bir iş ya ciddi ve sorunun önemine uygun bir şekilde yapılmalıdır ya da hiç yapılmamalıdır, hiç olmazsa kişilerdeki motivasyonu söndürmemeli, daha gerçekçi çözüm yollarına karşı üç - beş dakikada peşin bir direnç geliştirilmesine sebep olunmamalıdır.

Dediğim gibi kişiler evvela sorunlarını önemsemeli, sonra yardım aradıkları kişilerin bu sorunları önemsemesini bekleme hakkına sahip olmalılardır.

Ciddi ya da değil, her sorun sırf sorun olarak görüldüğü için işin önemine uygun bir zamanda, yine bu önemin gerektirdiği koşullar altında gerçekleşecek bir yardıma muhtaçtır.

Uzmana başvurma direncini usul usul aşan toplumumuzda bu sefer de talep edilen yardımları ayaküstü kolaycılığında ve sosyal platformlardan alınacak üç - beş öneriyle halletme şeklinde tuhaf bir yol benimsendi! Ne diyelim, belki de gün gelir bu da aşılır.



1790 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Birkaç Fikri Kırıntı - 26/12/2023
Sabahın beşinde
Hatalı Kandil Algısı - 26/01/2023
Kandil Var mı Yok mu?
Son Risale Dersi - 23/01/2023
Buldum Deme, Hep Ara
Şu Zamanda Akla Kurt Düşürmenin Önemi - 22/01/2023
.
Niyet Ettim Kırbaç İçin Namaz Kılmaya - 22/01/2023
Allah Dışı Kaygılara Kulluk Ettirmek
Mutsuz İnsan Projesi - 21/01/2023
.
Ruhlarımızdaki Şeriat Çatışması - 19/01/2023
Şeriat Yok Diye Yanacak Yıyız?
T.C. Teheccüde Kalkmıyor - 16/01/2023
Dini Olan Devlet Tağutlaşır
7 Milyarı Kesip Doğrayacak Mıyız? - 16/01/2023
 Devamı