Her şeyde bir hayır vardır. Özellikle son yıllarda halkın sessizliğinden ve duyarsızmış gibi yansıyan aşırı siyasi angaje görüntüsünden cesaret alıp da belki de özerkliği bile düşünebilecek olanlar bayrak olayına gösterilen bu sosyal tepki vesilesiyle halkın devlet, millet, vatan ve bütünlük gibi konulardaki hassasiyetini bir kez daha derin bir şekilde düşünme fırsatı bulacaklardır!

Bayrak demek vatan demektir. Vatan demek iman demektir. Çünkü vatan sevgisi imandandır. Bayrağa sahip çıkınca MHP'li falan olacağını sanıp da imanın bir parçasından uzak duranlara bu mühim hatırlatmayı ithaf ediyorum!

En azından profilini değiştirerek tepki koy! Unutma: Her tepkinin yaydığı psikolojik bir etki, gizemli bir sinerji vardır ve taa ötelerde nice uyuyan gönülleri silkeler, nice kalleş adımları atan dizleri titretir. Dolayısıyla hiç olmazsa Nouma kadar ol! Nouma, Twitter'dan yaptığı açıklamada "Bu ülkede yaşıyorsan, bu ülkenin değerlerine saygı" ifadesini kullandı ve Türk Bayraklı bir resmini paylaştı.

Bu arada F16'lar geçiyor, milletin gazını bedavaya almak için galiba! Biraz daha alçaktan uçar ve daha tiz bir kuru gürültü çıkarır da az ileriden geri dönerlerse kesin başarırlar!

Ey ahali! Bayrak sadece bir bez parçası değildir. Bayrak semboldür, bayrak imajdır, bayrak ülkedir, bayrak millettir, bayrak değerlerdir. Bu eyleme sessiz kalarak, "Ey bölücüler siz ayaklanırsanız ve içinizde çoluk çocuk olursa biz size karşı şiddet uygulamayız, böyle bir niyetiniz varsa rahat olun" mesajı verildiğinin, bunun karşı tarafta böyle algılanacağının farkında mıyız!

Esasında Allah son üç - beş aydır elli çeşit yolla uyarıyor milletimizi de uyanmak isteyen yok! Allah daha ne yapsın! Uyumak isteyen uyur!

Bülent Arınç bayrak olayı için sabır olmasaydı... demiş! Devletin sabrı değil kuralları ve çizgileri olur! Devlet şahıslara ait bir olgu olan sabırla hareket ederse ve devletlere has bir kavram olan kural ve ilkeleri esnetirse caydırıcılığını azaltır ve tüm ulusu topluca ateşe atar!

Bayrak insin, yeter ki barış bozulmasın! Yeni putumuz: Zilletli Barış! Anaların ağlamaması tek ölçü ise Çanakkale'de 250.000 ana neden ağladı? Vatan uğruna oğlu şehit olan ananın sadece gözleri ağlar lakin ruhu sevinç içinde bulutların üzerinde uçar. Şimdi tüm milletin gözleri gülüyor ancak ruhları zillete düşmüş olmanın acısı içinde yaşını içine akıtıyor. Madem PKK'nın dediklerinin çoğu yapılacaktı öyleyse neden bunca askerimizin şehit olmasına gerek görüldü? Kimse şehit olmadan daha başta verilseydi madem bunlar? Onlar kaşıkla bile verilmesin diye şehit oldu şimdi kepçe ile vermeye çabalıyoruz!

PKK'nın tüm kavramlarını ve argümanlarını adım adım kabul ettik! Barış dedik onlar gibi... Kürt sorunu yok terör sorunu var derdik sonra bunu da sahiplendik! Barış iki ülke ve iki devlet arasında olur! Yıllardır çapulcu, terör örgütü, katil örgüt, çete dediklerinizle barış olmaz! Olursa devletin seviyesini ve saygın imajını yerin dibine sokar; halkına sadece kahır ve zillet getirir. Getiriyor da işte! Ben zilletin adına barış süreci denmesini hazmedemiyorum ve şahsım adına reddediyorum!

Geçtiğimiz senelerde Kıbrıslı bir askerimiz direğe tırmanarak bayrağımızı indirmeye yeltenen bir Rum'u tam boynundan vurmuştu! Hem de tek kurşunla! Geldiğimiz noktaya bakın... Rum'dan korkmayan ama PKK'dan korkan bir görüntü veren şu manzaraya..

Son olarak cumhurbaşkanımız, "Bayrak indirenler amaçlarına ulaşamayacaklar" demiş! Sizce ulaşamayacakları söylenen amaçları ne olabilir, bayrak indirmekteki? Yoksa amaçları yandaşlarına cesaret aşılamak, halkımızı da kahır ve zillet içine düşürmek mi? Oysa bayrak indirme de dahil bu tip eylemlerin esas amacı sindirme, yıldırma, umut aşılama, daha fazla cesaretlendirme gibi sadece ve sadece psikolojiktir! Ne acıdır ki her seferinde bu tür adımlarla amaçlarına daha çok ulaşıyorlar.

Sonuç olarak başbakanımızın, "Bayrağı indiren bir şekilde indirilmeliydi" sözleriyle başlayan haklı tepkisini gayet olumlu buluyor, yüreklerimize su serpen bu sözleri için kendilerine ülkemiz ve milletimiz adına teşekkür ediyorum!