SİYASETTE DİN VE DİNDARLIK VURGUSUNU ONAYLAMAK DİNE VE DİNDARLIK ALGISINA YAPILAN EN BÜYÜK İHANETTİR

Siyasette dini ve dindarlığı öne çıkarırsanız kitle desteği azalmasın, din ve dindarlık algısı zarar görmesin diye bir sürü pisliği hasır altı ederek sümen altına gizlemeye mecbur hale gelirsiniz. Dinin ve dindarlığın siyasette öne çıkarılmasının elli çeşit zararından sadece bir tanesidir bu!

HEYHAT... ÇOĞU KİŞİ DİNE HİZMET DİYE MÜNAFIKLIĞA HİZMET EDİYOR, HABERİ BİLE YOK

Yaratıcı ile aradaki mahrem ve samimiyete dayalı özel bir bağ olan din ve dindarlık aleniyet kazanıp da siyasette ve sosyal hayatta değer ölçüsü haline gelmeye başladığında ihlas ve samimiyet azalır, riya ve gösteriş batağında boğulan müşrik tabiatlı bireyler ve münafık karakterler çoğalır. Her kişi yapıp ettikleriyle neyi azaltıp neyi çoğalttığından sorumludur.

SİYASET ÜTME SANATI İSE GERÇEKTE ÜTÜLEN NEDİR

Bülent Arınç'ın da dediği gibi siyaset ütme sanatıdır. Ütme sanatını icra ederken dini ve dindarlığı öne çıkarırsanız hem kendi dininizi hem dindarlığınızı hem de toplumun din ve dindarlık algısını ütersiniz. Böylece yaklaştırmaz uzaklaştırır, sevdirmez, nefret ettirirsiniz. 

Madem öyle, din ve dindarlık bir ütme sanatı denilen ve bunun meşru görüldüğü kirli siyaset arenasının içinde -hem de alenen- yer alırsa bir temizlik, dürüstlük ve samimiyet sanatı olan dinin, dindarlıkların ve tüm bunlarla ilgili yerleşik algı, yargı, hüküm ve imajın ütülmesi kaçılmazdır.