Bu ayeti bile görmüyorlar...

Çünkü okumuyorlar...

Okusalar bile bu kadar aleni özü ve mesajı olan bir ayeti anlamıyorlar.

Hakikaten de bu kitap öyle bir kitap ki herkese kendisini açmıyor. Kişi bu kitaba nasıl yaklaşırsa ona göre karşılık alıyor. Bazen ömrünü ver hiç nasibin olamayabilirken bazen bir bakışta anlatıyor sana demek istediği her şeyi. Hem de son derece açık olarak...

Allah resulüne ne diyor:

"...Güzellikleri hoşuna gitse bile" diyor...

Ne demek bu?

İçinde on çeşit mesaj var. Birincisi şu: Demek ki nefis ölmüyor, birileri tasavvuf vs. altında boş yere nefsini öldürmeye çabalıyor. "Nefis muhakkak ki kötülüğü emreder" diye boşuna denilmemiş kitapta. Ölse yahut terbiye edilse nasıl kötülüğü emredecek? O ölmeyecek, terbiye de olmayacak, sürekli sana kötülüğü fısıldayacak; sen de buna imanınla, ihlasınla ve iradenle direneceksin sadece. Bakın, peygamberin bile hoşuna gidiyor güzel kadınlar. Onun bile nefsi ölü yahut terbiyeli değil. O da beğeniyor, o da istiyor... Sadece onun tavır, tutum ve davranışları terbiyeli. Allah katında sorumlu olduğu yönleri yani... Kimse duygusundan mes'ül değil. Oysa geleneksel dinde duyguları yok etmeye çabalıyorlar. Güzel kadın fitnedir anlayışıyla kadınları ellerinden gelse bu sebeple hapse tıkamaya çabalıyorlar.

İkinci mesaj: Demek ki kadınlarla erkekler haremlik selamlık değil. Öyle olsa peygamberimiz bazılarının güzelliğini nasıl görecek de bu hoşuna gidebilecek? Demek ki kadınlar hayatın içinde, yüzleri, gözleri, tüm güzellikleri açık... Böyle olduğu için de bazı kadınlar peygamberimizin hoşuna gidiyor.

"Senin bile hoşuna gitti, bunun sebebi o kadınlar. Seni günaha soktular" denilmiyor Kur'anda. Bunu geleneksel din öğretisi söylüyor sadece! Hatta güzel  olup erkeğin hoşuna gitmeyi sadece sıradan bir günah olarak görmüyor; fitne vs. diyerek en ağır günah kategorisine sokuyorlar.

Üçüncüsü: Kadınların yüzünü, gözünü yani güzelliğini saklaması şart değil. Bu fitne falan değil... Peygamberimiz bazı kadınların güzelliğini görmüş, hatta bu onun hoşuna da gitmiş lakin yüce Allah peygamberimize "güzellikleri hoşuna gitse bile" diyerek daha sonra evlenmeyi yasaklamış!

Dördüncü mesaj: Peygamber de sizin gibi duyguları olan birisi yani bir insan deniliyor. Ne peygamberi ne de şeyhi, efendi dediklerinizi vs. yüceltin, onları doğaüstü varlıklar olarak görmeyin mesajı veriliyor... Ve daha bir çok mesaj... Tabi ki anlamak isteyenlere...  ("... De ki: Rabbimi tenzih ederim. Ben, sadece beşer bir elçiyim..." İsra Suresi / 93 )

Bu tek bir ayet bile bizlere; asırlardır geleneksel din anlayışıyla zerk edilen hemen her zehri silip atmaya yetiyor. Kur'an hakikaten de dediği gibi apaçık bir kitap... Onu bize zor gibi sunanlar yahut onu "anlamasan da olur, zaten sen anlayamazsın" diyerek bir sevap kazanma kitabına (sevapmatiğe)  dönüştürenler belki de bu tür aleni mesajları görmeyelim diye böyle yapıyorlar asırlardır, kim bilir.

Çünkü Allah'ın kadınlara bakışıyla onlarınki örtüşmüyor. Kur'an kadınları onların arzu ettikleri gibi yaşayan ölülere çevirmiyor. Bu sebeple tek çare insanları, en çok da kadınları "meal olmaz" yahut "siz anlayamazsınız" telkinleriyle Kur'andan uzak tutmak; Kur'anın saf ve duru mesajını te'vil, tefsir, yorum adlı anlam kaydırma (bunlar mana yoluyla tahrif etme metotlarıdır) yöntemlerinin ve detayın, zan, menkıbe ve rivayet kültürünün içinde boğmaktır!