Peygamberimiz Şia dininin dediği gibi Kur'anla birlikte bize emanet olarak neden ehli beytini bırakmış olsun ki? Din peygamberimizin babadan oğla miras usulüyle intikal eden aile şirketi mi?

BİR PARANIN İKİ YÜZÜNÜN OLMASI İKİ AYRI PARA DEMEK DEĞİLDİR

Gelenek Kur'an ve sünnet diyerek sanki dinde iki ayrı kaynak var, iki ayrı kaynağa inanmak dinin gereği, "demek ki sadece Kur'an değilmiş ya, bakın" şeklinde algılıyor. Bilmiyorlar ki sünnet dedikleri dindeki ikinci bir (ayrı) kaynak değil, Kur'anın sadece pratik hali yani aslında o da Kur'an... Demek ki tek kaynak Kur'an... Çünkü peygamberimiz yaşayan Kur'an... Peygamberimizin tek rehberi Kur'andı, sünnet bu rehberlik neticesinde ortaya çıkan pratik. Öyleyse nasıl oluyor da sünnet ikinci bir ayrı kaynak oluyor? Sünnet Kur'anın canlı hali demekse sünnet nasıl ikinci kaynak oluyor, tek kaynak Kur'an olmuş olmuyor mu bu durumda? Buradaki algı oyunuyla başka kaynaklar da var ve meşru mesajı veriliyor, böylece araya başka kaynaklar da sokuluyor, onlara yol açılıyor. Böylece önce dinin kaynağı ikiye, sonra da kaşla göz arasında bir elin parmakları adedine çıkarılıveriyor.

DİNİN TEK SAHİBİ ALLAH'TIR

Allah dininin tek patronudur, biraz fazla hissesi olan bir şirket üyesi değil... "Dini sadece Allah'a has kılın" denirken (birazcık da peygamberine... bile denilmezken) bunu böyle okumak gerekiyor. Allah dinine "sen sadece kulsun ve -aldığını aldığın gibi aktarmaya memur olan- bir elçisin" diyerek peygamberini bile ortak etmezken biz müçtehit vb. isimler altında daha başka üyelerin ortak edilmesini kabul edemeyiz. Bu hatayı -unvanı her ne olursa olsun- hangi ata yaptıysa şahsına saygı duyar lakin bu icraatlarını reddederiz... Bu Kur'ani ve akılcı tutumun halefi, selefi vs. denilerek değersizleştirilmesine aldırış etmeyiz, Allah nazarında değerli olmaktır tek gayemiz.

HADİSLER DİNİN KAYNAĞI OLAMAZ

Siz hadisleri reddederek peygamberimize hakaret ediyorsunuz deniyor. Siz peygamberimiz adına 600.000 hadis uydurulduğunu ve Buhari'ye bile en fazla 6000 tanesinin (1/100) alındığını bile bile (bunca yalancı hadis ve üreticisi furyasını gördüğünüz halde) asıl peygamberimize iftira yani hakaret ediyor, keçi sidiği için gibi akla ziyan hadisleri en sahih kitaplara alarak ve bunlara sahih havası katarak Allah'ın dinini saçmalıklar dini gibi gösteriyorsunuz. Peygamberimizin tek rehberi Kur'andı. Ona uymak istiyorsan onun uyduğuna uymalısın sadece, ona izafe edilen ve böylece kutsiyet katılan hicri 250 sene sonra derlenip toplanan sözlere değil. Hiç bir söz dinin kaynağı olamaz; ayet dinin kaynağıdır... Birilerinin güya peygambere hakaret yaftasıyla kendi uydurdukları hurafeyi bize din diye yutturmasını ve böylece Allah'a hakaretin önünü açması oyununu yutmuyorum artık... Yeterince yuttuk kafi...

ALLAH'IM

"Allah'ım biz dini buyurduğun gibi sadece SANA has kılmak için uğraştık" derken (velev ki) yanılmış olmayı dini (açıkça eleştirdiğin üzere) bir çok kişiye ve şeye has kılarak (sadece SANA ait olan dinini şirket dinine çevirerek) doğruyu bulmaktan evla görüyorum. Allah amelde niyetlere bakacaksa sorun yok... Ancak AÇIKÇA "dini sadece Allah'a has kılın" denirken GÖZ GÖRE GÖRE aksinin yapılmasının niyetle izah edilebilir bir tarafı yoktur.

Biz ATALARIMIZ YANLIŞ YAPMAZ diyen çoğunluk gibi GELENEĞE değil; kitabında sık sık buyurduğun gibi KUR'AN yani ALLAH'IN SÖZLERİ yeterlidir diyerek, kullanın diye sık sık ikaz edip önerdiğin aklı da ölçü alarak sadece SANA uyuyoruz... Akla düşman olan hurafe kalesini korumada kullanılan ezeli taktiklerden olan KAFİR OLDUNUZ türü bayat numaraları yutmuyoruz. Çünkü SEN'in adına dinde hüküm vermeye, ona haram, şuna helal, buna mürtet demeye alışmış olan kerameti kendinden menkul jandarmalardan olmaktan SANA sığınıyoruz. SENİ dininde tek söz sahibi kılmaya çabaladığımız, SENİ çoğunluk gibi dininde hissedar kabul etmediğimiz, tek PATRON saydığımız için bizi cezalandıracaksan şayet biz buna hazırız. Ki SEN niyete bakar ve adaletle hükmedersin...

Keçi sidiği için, peygamber kanı içene ateş dokunmaz gibi onlarca hurafe en sahih denilen kitaplara girmiş ise bu kitaplara ve içindekilere kesin doğru ve peygambere ait diyebilir miyiz Allah'ım? SEN "Zanna uymayın" yani kesin olmayana itibar etmeyin derken biz bunları nasıl kesinmiş gibi kabul ederek dinde kaynak sayabiliriz? Peygamberimizden 250 sene sonra derlenip toplanan bir sözler dizini nasıl ilahi olabilir? Kutsal olan o güne kadar nasıl ihmal edilmiş olabilir hem?

Din sadece SENİN yolladığındır yani İndirdiğin kitabındır. Peygamberimiz bunun dışında bir şey ortaya koymamış ve yaşayan Kur'an diye anılmış ise sadece kitabına inanmamızın ve onun gibi, onu rehber alarak yaşayan Kur'ana dönüşmeye çabalamanın bir mahzuru var mıdır?

ŞAYET KUR'ANA UYUYORSA HADİSİ DEĞİL DE AYETİ ÖLÇÜ ALSAN?

Artık mızrak çuvala sığmayınca kitabına ortak koşmaya bir biçimde devam edebilmek için "Kur'ana vururuz, ona uyuyorsa alırız" demeye başladılar şimdilerde... Madem kitaba uyan sözleri alacaklarına direkt ayetleri alsalar ya? Hakikisi, bizzat SEN'in indirdiğin varken şüpheliye ne gerek var? Yok şayet uymuyorsa almayacaklarını zaten kendileri beyan ediyorlar... Böyle bir mantıksızlıkla hiç olmazsa kitabına ortak koşmaktan vazgeçseler ya? Ancak dediğin gibi, ONLARIN ÇOĞU ANCAK ZANNA UYAR"


Sonuç: Bu durumda sadece Kur'an diyen aynı zamanda hadislere uymuş ve onun da gereğini yerine getirmiş olmuyor mu?