HASBİHAL EYLÜL 2015

Algı Tamircisi
www.izzetgullu.net

HASBİHAL EYLÜL 2015

06/09/2015

Uzun zamandır yoğun sayılabilecek bir sıklıkta iletiler paylaşıyordum!

Çünkü akarken doldurmak gerekiyordu! Zihnimde yitip gitmesin, hazır sağlığım ve enerjim de yerindeyken bir arşiv olsun, böylece yıllarca dileyenlerin istifadesine amade bulunsun istedim! Tek neden buydu, başka bir şey değil!

Kişisel hesabımda, ayrıca kurduğum iki ayrı facebook grubu ile iki ayrı web sayfamda bunları depoladım! Psikoloji içerikli paylaşımlarımla bu dünyanıza, dini nitelikli paylaşımlarımla da öteki dünyanıza hizmet etmeye çalıştım! Çok şükür ki bu iki alanda da size farklı bakış açıları sunacak geniş bir arşiv oluşmuş durumda! İsteyene çok şey vereceği kesin!

Ancak malum, benim de kendime ait bir dünyam, ailem vs var! Kızım baba bilgisayarı benden çok mu seviyorsun demeye başlayalı epeyi zaman oldu! Daha küçük! Umarım büyüyünce bilgisayarı değil, faydalı olmayı çok sevdiğimi anlayacaktır!

Yani demem o ki dengeyi yitirmemek gerekiyor. Hayatta her şey bir denge işi! Tansiyon, şeker, hormon, sağlık, iletişim vs... Hemen hemen her şey bozulmaması gereken bir denge meselesi... Bu sebeple bundan sonra çok daha az paylaşımlarda bulunacağım! Gerçeklerin sesini duyurmak hepimizin görevi olmalı...

Hepimizin bu tür hayırlı işlere el vermesi gerekiyor. Aksi halde duruşunuz sırıtıyor, üstüne bir de saplantılı bir insan gibi algılanıyorsunuz! Gerçi benim bu konuda hiç bir hesabım ve çekincem/kaygım olmadı! Olsaydı başta din meselesi olmak üzere bu denli aykırı şeylere değinmezdim!

(Bu arada yine yeri geldiği için dindar birisi olmadığımı bir kez daha anımsatmak isterim! Olmadığım birisi gibi görünmekten hep kaçınmışımdır. Ben sadece inandığım gerçeklere ilmi ve fikri olarak hizmet etmeye çalışıyorum. Necip Fazıl'ın deyimiyle çiçek yetiştiren bir gübre olmaya gayret ediyorum)

Şükürler olsun ki hayatım boyunca gördüğüm her yapısal yanlışla savaştım! Bedeli her ne ise de onu ödemeyi hep göze aldım! Birçok bedel de ödedim! Dile getirdiğim gerçeklerin önemi yanında bunlara ne kadar bedel denilebilirse tabi! (Bence denilemez) Kişisel kusurlarla değil, yapısal yanlışlarla ilgilenmeliyiz! Çünkü kişisel olan kusurlar sadece ilgili kişileri, ancak yapısal hüviyette olanları ise hepimizi ilgilendiriyor.

Bu arada lafımı, cümlelerimi esirgemedim! Bildiklerimi, inandıklarımı, düşündüklerimi, gözlediklerimi eğip bükmeden, ifadesine soyunduğum gerçeklerin hakkına girmeden dümdüz yazdım! Bunu bilenler çok iyi biliyor!

Umarım sizler de bu işlere kafa yorar, farkına vardığınız gerçeklerin hak ettikleri yerlere ulaşabilmesi için el verir, destek olursunuz! Unutmamalıyız ki bildiğimiz anda sorumluluğumuz başlar. Biliyoruz ve artık hepimiz sorumluyuz! Daha az sıklıkta da olsa yine görüşmek dileğiyle...

Yorum Yaz

1543 kez okundu. Yazarlar