İstisnalar kaideyi bozmaz elbette!

Ateistlerdeki olgun ve vakur duruş beni hep imrendirmiştir.

Malum, herkes ateist olsun diye gece gündüz ileti paylaşmazlar.

Söz gelimi dinimizin önemli bir bölümünü oluşturan zan havuzunda, özellikle de rivayetlerde ve ulema görüşleri içinde yüzlerce hurafe vardır ancak bunları bir kere olsun yüzümüze çarpmazlar.

Saygı duyarlar!

İnançsızlık inançlarını tüm samimiyetleriyle kendi içlerinde yaşar, kimseye bu konuda en ufak bir psikolojik baskı kurmazlar.

Efendi efendi işlerinde güçlerindedirler!

Biz müslümanlar öyle miyiz?

En azından önemli bir kısmımız!

Dinimize, hele hele dini yaşantımıza vitrindeki mal muamelesi çekiyoruz!

Allah ile kul arasındaki en gizli, en samimi bağ olması gereken dualarımız bile milletin gözü önünde havada uçuşuyor!

İrrite edici bir şımarıklık hali sarmış çoğumuzu!

Kibir, enaniyet adeta paçamızdan akıyor!

Zihinlerimizi belli dini, siyasi yahut etnik fırkalara ipotek etmiş, onların tek bir yanlışını, başkasının da bir tek doğrusunu göremeyecek kadar kör hale gelmişiz!

Kendimiz gibi düşünmeyenlere ve inanmayanlara habire saldırıp duruyoruz! Bu uğurda hiç bir ahlaki ilke, kriter gözetmiyoruz!

İnadına, gıcıklığına... diyerek hareket etmeyi bir meziyet zannediyoruz. Bu ilkel duygular temel motivasyonumuz haline gelmiş!

Hiç bir Kur'ani ölçümüz kalmamış!

Ne sevgi kalmış ne saygı ne de hoşgörü!

Köşede uyuyan sevimli bir kedi yavrusuyla masum masum ağlayan bir bebek dışında hiç bir şeye merhametimiz de!

Tahammülsüz, tepkisel ve saldırgan olmuşuz!

Argo laflar, lakap takmalar, itham ve iftiralar! Her şey haklı çıkmak, alt edip susturmak için! Bu uğurda her yol mübah der gibiyiz!

Biz ve onlar diyerek gece gündüz toplumu kutuplaştırmak, kamplaştırmak, ötekileştirmek için çalışıyor, fitneye aracılık ediyoruz, bu umurumuzda bile değil!

Biz ve onlar! Tek derdimiz biz, tek düşmanımız onlar!

Sevdirmiyor nefret ettiriyoruz!

Yaklaştırmıyor, uzaklaştırıyoruz!

Bize bakan bırakalım insanlığı, adeta müslümanlıktan nefret ediyor!

Hala ona buna din iman üzerinden caka satmaya devam ediyoruz!

Gösteriş, lüks, israf, ego budalası olmuşuz, haberimiz yok!

Her birimiz bir kula kul olmuşuz haberimiz yok; hala ona buna laf sokmakla, ona buna din iman edebiyatı üzerinden ahkam kesmekle meşgulüz!

Sanki kendimiz kurtulmuş, bizden başka herkes batmış edasıyla onu bunu hor ve hakir görüyoruz! Namaz kılmıyorsun yanacaksın, bak mezar seni bekliyor, kabirde yılanlar sokacak haberin var mı diyerek onu bunu aşağılayıp, onu bunu tekfir edip duruyoruz!

Dini ibadete, ibadeti de büyük ölçüde namaza indirgemişiz!

Burada da ateistleri takdir ediyorum!

Birisi de çıkıp Batıya sığınmak isteyen göçmenlerin cansız cesetleri sahile vururken ne yaptın, IŞİD pazarda kadın kız satarken ne yaptın, hangi cehdi verdin, mültecilere kaç lira maddi destek yolladın mesela diye sormazlar!

Suriyeli 10.000 çocuk kayıp diyorlar, bu konuda hangi toplumsal görevini ifa ettin, bu sene kaç lira zekat verdin, inandım dediğin Kur'anı bir kere anlayarak okudun mu, bu kitabı Allah yolladı diyorsun ya hani, bir kere içinde Allah bana ne diyor acaba diye merak ettin mi, başındaki örtü hangi marka, kaç adet pardesün, kaç çift ayakkabın var, israf ve şatafat sizin dinde meşru mu demezler!

Kışın sokakta kalan kaç aç köpeği doyurdun, kaç ağaç diktin, mazlumlar için kaç gece uykun kaçtı? Sizin dininiz sadece fakir fukaraya dua etmekten, salavat getirmekten, hatim indirmekten, namaz ve niyazdan mı ibaret de demez, sayılsa belki sabaha dek bitmeyecek olan ayıbımızı ve riyakarlığımızı bir kez olsun yüzümüze vurmazlar!

Bu sebeple onlara bu olgun, bu vakur duruşlarından dolayı en azından kendi adıma teşekkür ediyorum!