• https://api.whatsapp.com/send?phone=05521012184
  • https://www.twitter.com/@kifsamer
  • https://www.instagram.com/psikologizzetgullu
  • https://youtube.com/@psikologizzetgullu
GÜNCEL: ALGI = LİDER O DA = TÜRKİYE

Cumhuriyet tarihinde yapılandan daha fazla duble yol… Öğrencilere kitap ve kırtasiye dağıtımı… Ücretsiz süt uygulaması… Üniversitelerde kalkan harçlar… Bedava kömür dağıtımı… Özürlü bireylere bedava eğitim imkanları… İMF  borcunun sıfırlanması… Kişi başına düşen milli gelirde artma ve dahası… Tüm bunlar ve çok daha fazlası esasında tek başına iktidar olmanın yani siyasi istikrarın ürünü…

Peki siyasi istikrar neyin ürünü?

Yüzde elli oy alan Ak partinin…  Ak partinin dağılmamasının, sinmemesinin, her badireye karşı duvarın tuğlaları gibi sapasağlam olmasının… Ufak hesaplar peşine düşmeyenlerden, böyle olanlar varsa bile onları kendi içinde stabilize edebilen bir yapıdan oluşmasının.

Ak partiyi Ak parti yapan nedir?

Tek bir kişi, Tayyip Erdoğan…

Tayyip Erdoğan’ı Tayyip Erdoğan yapan nedir?

Olumlu imajı… Yani gerek beden duruşuyla gerekse sözel mesajlarıyla verdiği, böylece toplumda oluşturduğu pozitif izlenimi… Yoksa kimsenin sayın başbakanımızın içine girerek onu tanıma fırsatı söz konusu değildir.

Olumlu imajını oluşturan nedir?

Pek çok özellikle, en çok da lider vasıflarla donanımlı olması.

Peki kendisini lider vasıflı yapan etken nedir?

Karakteri! Evet unvanı, parası, akademik kariyeri vs. değil… Olaylar karşısındaki özgün duruşu yani karakteri…

Peki bu karakterini inşa eden nedir?

Tayyip beyin insanlık, siyaset, ülke, toplum, hizmet, liderlik ve karakter gibi konulardaki öznel algısı. Bunları nasıl algıladığına bağlı olarak inşa olmuştur, başbakanımızın içinde liderlik vasıflarını da barındıran, halk nezdinde çok sevilen karakteri. Bunları şimdi olduğu gibi değil de başka türlü algılasaydı ortaya bambaşka bir karakter ve yapı çıkardı! Haliyle toplumun genelinde bambaşka bir algı gelişirdi. O da bambaşka süreçleri tetiklerdi.

Yine Tayyip bey böyle olabilirdi ama halk onu böyle bilmeyebilirdi! Nitekim böyle çok kişi vardır toplumlarda. Olduğu şekilde bilinmeyen, öyle olduğu halde öyle değilmiş gibi görülen pek çok kişi… Peki Tayyip beyi olduğu gibi gören halk bunu neyle yapmıştır? Mideleriyle, böbrekleriyle, paralarıyla, fiziksel güçleriyle, üretim kaynaklarıyla vs. mi?

Yok…

Sadece, algılarıyla…

Yani başbakanın temelde kendi öznel algısıyla oluşturduğu yapıyı içinde bulunduğu toplum da aynı şekilde, aynı şeyle, algılarıyla takdir etmişlerdir.

“O halde algı her şeydir” diyebilir miyiz. Evet, elbette algı her şeydir… Çünkü kişi için gerçek, algıladığıdır. İnsanlar dış dünyadaki gerçeklere göre değil; bu gerçeklerin kendi öz zihinlerinde oluşan algısına bakarak tepki verirler. Sözgelimi siz ne kadar iyi birisi olursanız olun, bir kişi sizi kötü biliyorsa şayet size kötüymüşsünüz gibi tepki verecektir! Yani gerçekte nasıl olduğunuza göre değil, sizi nasıl bildiğine göre!

“Bir çivi bir naldan, bir nal bir attan, bir at bir kumandandan, bir kumandan bir ordudan, bir ordu da koca bir devletten eder” derler. Demek ki en temelde ufacık bir çivi sebep oluyor koca devlete. Aynı gerçekliği olumlu yönde tersten söyleyecek olursak:

Ülkeyi iktidar kalkındırdı, iktidarı Ak parti kurdu, Ak partiyi Tayyip Erdoğan oluşturdu, Tayyip beyi imajı iktidara taşıdı, imajını liderlik vasıfları belirledi, bu vasıfları karakteri inşa etti, karakterini öznel algısı meydana getirdi. O halde Türkiye’yi şuan bulunduğu noktaya bir kişinin, sadece tek bir kişinin tek bir yönü; algısı taşıdı.

Görüyorsunuz, algı hakikaten de her şeymiş!

Bu durumda terör de dahil her meseleyi sadece ve sadece doğru algı inşası ve algı yönetimiyle (halkı yönetenlerin algılarının doğru inşası, halkın algılarının da doğru yönetilmesi ile) çözebiliriz dersek yanlış mı söylemiş oluruz! Zaten terör örgütü de yıllardır irili ufaklı eylemleriyle ordumuzun tamamını imha etmeyi düşünemeyeceğine göre aslında verdiği mücadeleyi tamamen mevcut algıları lehine olarak inşa etmekle kazanmaya çalışmıyor mu! Algı değişirse yasal eylemlerin, hukuki adımların, devlet kararlarının, siyasi projelerin ona göre şekilleneceği beklentisiyle davranmıyor mu!

Dedim ya, söz konusu insan ise algı her şeydir. Yine ne demiştim, insanoğlu dış dünyadaki somut gerçekliğe değil; bu gerçekliğin kendi öz zihninde oluşturduğu algıya göre tepki verir. Algı işinin uzmanı psikologlardır ancak ülkemizde ne meclislerde ne yönetici danışmanları arasında ne siyasi analistlerin içinde tek bir psikolog yoktur. Onlara ülkemizde sadece hastanelerde zeka testi yaptırılır. Bu da aslında temelde algının bir sonucudur; yanlış algının!

İçinde yaşadığımız şu dünyada algılarımızın sonucu olmayan kaç şey vardır ki!

Psikolog

İzzet Güllü

  
2404 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın